santralistanbul Kampüsü’nde robotların savaşı: Paranoid Android
Paranoid Android, BİLGİ Bilgisayar Mühendisliği öğrencileri Fatih Kıran ve Mehmet Öztop tarafından geliştirilen bir bilgisayar oyunu… Tüm dünyaya yayılan virüs salgınında insanların robot olarak varlıklarını sürdürebildikleri distopik bir dünyayı konu alan oyunun hikâyesi santralistanbul Kampüsü’nde geçiyor
İnsanlığın dünyanın sürdürülebilirliğini düşünmeden hareket etmesi nedeniyle ortaya çıkan virüs salgınında hücre tabanlı insan hayatı sona erer. İnsanların dünyadaki varlıklarını sürdürmesinin tek yolu mekanik siborglara dönüşmesidir. Bu dönüşüm, önce mutlu bir gelecek için bir umut olsa da insanlığın kötü yüzü kendini gösterir ve hayatı neredeyse tüm varlıklar için bir kâbusa dönüştürür.
Paranoid Android, BİLGİ Bilgisayar Mühendisliği öğrencileri Fatih Kıran ve Mehmet Öztop’un Dr. Öğr. Üyesi Savaş Yıldırım danışmanlığında bitirme projesi olarak geliştirdikleri, distopik bir dünyayı konu alan bir bilgisayar oyunu. Fatih Kıran oyunun hikâyesini şöyle anlatıyor:
“Oyun, insanların virüs salgınında hayatlarını sürdürebilmek için kendilerini robota dönüştürmek zorunda kaldığı bir dünyada geçiyor. Bu yeni dünyada başlangıçta kimsenin kimseye şiddet uygulayamadığı ve herkesin eşit olduğu bir düzen kurulmak isteniyor. Ancak bazı kötü insanlar sistemi hackleyerek kendilerini diğer robotlara zarar verebildikleri daha büyük ve güçlü robotlara dönüştürüyorlar. Bilinçleri kötü robotlar tarafından bir merkezde alıkonulan güçsüz robotlar, gördükleri şiddet nedeniyle öldüklerinde yeniden diriliyorlar ve yeni düzen onlar için sonu gelmeyen bir işkenceye dönüşüyor.”
Üçüncü şahıs bakış açısıyla tasarlanan oyunun hikâyesi BİLGİ’nin santralistanbul Kampüsü’nde yer alan Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi’nin bulunduğu E3 binasının önünde başlıyor.
Oyunun ana kahramanı, robota dönüşme sürecinde bir hatadan kaynaklı olarak diğer robotlara zarar verebilme yetisini kaybetmemiş bir mühendis. Oyunda E3 binasında kendine kılıç ve kalkan geliştiren ana karakter, güçsüz robotların bilinçlerini serbest bırakmayı ve herkesin diğerlerine zarar verebilme yeteneğini geri kazanmasını sağlayarak kötü robotlara karşı bir direniş başlatmayı amaçlıyor.
‘İnsanlığın kötü tarafını anlattık’
Mehmet Öztop, oyunun hikâyesinin ana düşüncesine dair şunları söylüyor: “Oyunda insanlığın kötü tarafını anlatıyoruz. Eşitliğin sağlanabileceği bir durumda güç sahibi olanlar bu güçten vazgeçmek istemiyor. Ayrıca insanlar dünyanın sonu olabilecek tehditleri de umursamıyor. Bu doğrultuda oyunda dünyadaki hayatın sürdürülebilirliğinin önemini de vurgulamak istedik.”
Oyun geliştirme sürecinde santralistanbul Kampüsü’nde yer alan binaların video ve fotoğrafları çekilerek elde edilen görüntüler üç boyutlu olarak modellendi. Oyunda santralistanbul Kampüsü’nde yer alan E3, E4 ve Seyfi Arkan binalarının yanı sıra Kazım Karabekir Caddesi de yer alıyor. Fatih Kıran, “Oyunumuzda okuduğumuz santralistanbul Kampüsü’ne yer vererek ileride hatırlayacağımız güzel bir anımız olsun istedik” diyor.
