Pandemide sosyal medya bağımlılığı mutsuz; gıda tüketim bağımlılığı mutlu ediyor
TÜBİTAK destekli bir araştırmaya göre pandemide sosyal medya bağımlılığı arttıkça bireylerin psikolojileri olumsuz etkileniyor. Ekonomik olarak kırılgan gruplarda daha yüksek gözlemlenen gıda tüketim bağımlılığı ise sosyal izolasyon koşullarında bireyleri mutlu ediyor. Proje ekibinden Dr. Öğr. Üyesi Neşenur Altıniğne Ekici araştırmanın bulgularını paylaştı
TÜBİTAK tarafından desteklenen “Koronavirüs Tedbirleri Döneminde Tüketim Alışkanlıkları ve Kaynaklara Erişimdeki Kırılganlığın Tüketimde Özdenetim ile İlişkisinin Araştırılması” projesi pandemi süresince bireylerin tüketim alışkanlıklarındaki değişimleri ortaya koydu.
İTÜ İşletme Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Elif Karaosmanoğlu’nun yürütücü, BİLGİ İşletme Fakültesi Dr. Öğr Üyesi Neşenur Altıniğne Ekici’nin araştırmacı, Dr. Didem Gamze Işıksal ve Dr. Elif İdemen’in bursiyer olarak yer aldığı projeye Artvin Çoruh Üniversitesi İşletme Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Okan ve İTÜ doktora öğrencisi Özge Demir dışarıdan destek verdi. Araştırma, pandemide bireylerin gelecekteki tüketimlerini düzenleme davranışının hangi psikolojik ve ekonomik faktörlere bağlı olduğunu inceliyor.
Araştırma pandeminin birinci dalgasının yaşandığı 20 Temmuz-10 Ağustos ile ikinci dalgasına denk düşen 20 Kasım-10 Aralık 2020 tarihleri arasında iki ayrı dönemde gerçekleştirildi. İlk dönemde Türkiye genelinden 812; ikinci dönemde ise 616 katılımcıyla görüşmeler yapıldı. Ağırlıklı olarak 26-55 yaş arası katılımcıların yer aldığı araştırmada bireylerin ekonomik ve psikolojik kırılganlıklarının yanı sıra online alışveriş, gıda tüketimi, sosyal medya bağımlılıkları ölçüldü. Araştırmada pandemi nedeniyle artan stresle birlikte bireylerin bu bağımlılıklarına bağlı davranışlarında ve tüketim alışkanlıklarında değişimler gözlemlendi.
Sosyal medya bağımlılığı psikolojiyi olumsuz etkiliyor
Araştırma bulgularını paylaşan BİLGİ İşletme Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Neşenur Altıniğne Ekici, pandemi ilerledikçe sosyal medya bağımlılığının arttığını, bu durumun bireylerin psikolojilerini olumsuz etkilediğini belirtiyor. Altıniğne Ekici, “Pandeminin ikinci dalgasında sosyal izolasyon şartlarının artmasıyla bireylerin sosyal medya bağımlılığında artış gözlemledik. Bu bağımlılığın psikolojik esenliği; yani iyi hissetme, mutlu olma halini olumsuz etkilediğini tespit ettik. Bireyler diğer insanlarla yüz yüze görüşemedikleri için sosyal medyaya yöneliyor; ancak bu durum sosyal ihtiyaçları tam olarak karşılayamadığı için psikolojik esenlikte bir azalmaya neden oluyor” diyor.
Gıda tüketim bağımlılığı sosyal izolasyonda iyi hissettiriyor
Araştırma sonuçlarına göre pandemi koşullarında gıda tüketim bağımlılığı arttıkça bireylerin iyi hissetme hali de artıyor. Altıniğne Ekici, “Gıda tüketim bağımlılığının sosyal izolasyon arttıkça, yani birey kendisini daha fazla yalnız hissettikçe bireyin psikolojisinde olumlu yansımalarının olduğunu tespit ettik. Bu pek de beklemediğimiz bir bulguydu. Pandemi nedeniyle yaşadığımız stresi, gıda tüketim bağımlılığı ile telafi etmeye, daha fazla gıda tüketerek bir şekilde kendimizi mutlu etmeye çalışıyoruz. Ancak sosyal izolasyon azaldıkça bu ilişkinin zayıfladığını görüyoruz. Bunun nedenlerinden biri muhtemelen gıda tüketiminin bedenimize negatif yansımaları. İnsanlarla bir arada olmaya başladıkça gıda tüketimi artık bizi mutlu etmiyor” diyor.
Ekonomik kırılganlıkla artan bağımlılıklar
Araştırma, ekonomik kırılganlıkları yüksek bireylerin düşük olan bireylere göre daha fazla gıda tüketim ve online alışveriş bağımlılığına sahip olduğunu ortaya koyuyor.
Altıniğne Ekici, bu bulguları şöyle yorumluyor:
“Ekonomik kırılganlığı yüksek olan, yani pandemide ciddi gelir kaybettiğini, faturalarını ödemekte zorlandığını, temel ihtiyaçlarını karşılamakta güçlük çektiğini belirten bireylerin bu süreçte psikolojik açıdan iyi hissetme hallerinin azaldığını görüyoruz. Pandemi ile artan stres ile birlikte ekonomik kırılganlık ile psikolojik esenlik arasındaki bu negatif ilişki de güçleniyor. Ekonomik kırılganlığı yüksek gruplar tüketimde daha fazla özdenetim sergiliyor. Yani tüketimini düzenlemeye, daha planlı alışveriş yapmaya, yalnızca ihtiyacı olan şeyleri satın almaya çalışıyor. Ancak bununla birlikte ekonomik kırılganlık arttıkça hem gıda tüketim bağımlılığında hem de online alışveriş bağımlılığında bir artış da gözlemledik. Ekonomik olarak zor durumda olmalarına rağmen bu grubun ekonomik açıdan daha rahat koşullarda olan bireylere göre bu bağımlılıkları daha yüksek çıktı.”
Psikolojik kırılganlığı yüksek bireyler topluma yöneliyor
Araştırma bulgularına göre psikolojik kırılganlığı yüksek bireyler daha toplum yanlısı davranış sergiliyor. Pandeminin ilerlediği ikinci dalgada bireylerin psikolojik kırılganlıklarında da bir artış yaşandığını belirten Altıniğne Ekici, “Psikolojik kırılganlığı yüksek olan, yani pandemide kendini çok yalnız hissettiğini, izolasyon şartlarının kendilerine duygusal olarak ağır geldiğini belirten insanların toplum yanlısı davranış gösterme eğilimlerinde de bir artış gözlemledik. Toplum yanlısı davranış ile başka insanlara yardım etme, risk altında veya desteğe ihtiyacı olan insanlar için harekete geçme, başkalarıyla bildiklerini paylaşma gibi davranışları kastediyoruz. Birey psikolojik olarak kendisini ne kadar yalnız, desteksiz hissederse o denli topluma yöneliyor. Bu durum toplumsal sorunların da farkına varmasına ve tüketimde özdenetim sergileyerek daha planlı bir şekilde tüketim yapmasına neden oluyor. Ancak birey bu noktada çevresinde toplum yanlısı davranışların arttığını, herkesin birbirini desteklediğini fark ettiğinde yani sosyal sermayesinde değişim algıladığında tüketimini düzenleme davranışını tam tersine azaltmaya başlıyor” diyor.
Tamamen fiziksel mağazaları tercih edenler pandemide online’a yönelmedi
Araştırma kapsamında elde edilen diğer veriler şöyle:
>> Pandemi döneminde en çok tüketilen ürün grubu gıda oldu. Araştırmanın yapıldığı ilk dönemde gıda ürünlerinin tüketimi tüm ürün gruplarının içinde yüzde 52’lik bir paya sahipken bu oran ikinci dönemde yüzde 43’e düştü. Her iki dönemde en çok tüketilen ürün grupları arasında gıdayı sağlık ve hijyen ürünleri izledi. Gıda ürünleri en çok marketlerden, sağlık ve hijyen ürünleri ise eczanelerden satın alındı.
>> Araştırma sonuçlarına göre online kanallardan en çok satın alınan ürün grubu kıyafet ve moda ürünleri oldu. Pandemi ilerledikçe online kanallardan kıyafet alışverişinde bir artış da gözlemlendi. Birinci dalgada yüzde 13 olan kıyafet tüketimi oranı, ikinci dalgada yüzde 20’ye yükseldi. Online mağazada en popüler ikinci ürün grubu ise kozmetik kişisel bakım ürünleri oldu.
>> Katılımcılara alışverişi daha çok online mı yoksa fiziksel kanallardan mı yaptıkları sorulduğunda çoğunluk tamamen fiziksel mağazaları tercih ettiğini belirtti. Alışverişinin tamamını fiziksel mağazalardan yapanların oranı ilk dalgada yüzde 68,2; ikinci dalgada ise yüzde 67,5 olarak gözlemlendi. Vaka sayılarındaki artışa rağmen tamamen fiziksel mağazadan alışveriş yapanların oranında online’a yönelim açısından ciddi bir değişiklik yaşanmadı.